Kilolarından şikayetçi olan bir bireyseniz, kilo verme sürecinde diyet yaparken yağ kaybı yaşamayı beklerken kas kaybı yaşamamak için doktorlar tarafından her zaman uyarılırsınız. Peki kas kaybı riskinin yanı sıra dengesiz ve düzensiz beslenmenin neticesi olarak kansızlık oluşması ile kilo verme sürecinizin de etkileneceğini biliyor muydunuz?
Vücutta oluşan kansızlığın bir çok rahatsızlığa sebep olduğu gibi kilo problemlerini de beraberinde getirmektedir. Özellikle kadınlar başta olmak üzere Türkiye’de sıklıkla rastlanan bir hastalıktır. Yaklaşık her on kişiden birinde görülen kansızlık, kişilerde yaşam kalitesini düşürmektedir. En çok vegan ve vejeteryan beslenen kedınlarda görüldüğü belirtilmektedir. Bunun sebebi olarak ise hem regl döneminde yaşanan kan kayıpları hem de demir içeren besinlerin tüketilmemesinden kaynaklanmaktadır.
Kansızlık yaşayan vegan ve vejeteryan bireylerde yorgunluk hissi, halsizlik, uyku hali, tırnaklarda görülen beyazlıklar ve zor nefes alma gibi belirtiler görülmektedir. Ayrıca vegan beslenenler dışında kansızlık sıkıntısı yaşayan bireylerde kilo sıkıntısı da yaşanmaktadır. Anemi hastalığı olan kişilerde havadan solunan oksijeni verimli kullanamadıkları için diyet yapılsa bile yağ yakımında zorluk yaşaması ve kilo kaybı olmaması olasıdır ve zorlu bir süreçtir. Bu nedenle uzman doktordan ya da beslenme uzmanlarından yardım alınması gerekmektedir. Böylelikle daha sağlıklı bir diyet süreci yaşarlar. Kadınlarda gebe kalınmasında ve gebelik sürecinde risk, regl düzensizliği, ve kalp rahatsızlıkları riski de bulunmaktadır. Özellikle gebelik sürecinde kan değerlerinin takip edilmesi önlem alınması açısından önemlidir.
Düzenli ve dengeli beslenerek vegan olanlarda kansızlık önlenebilir. Demir oranı yüksek olan yumurta, yağlı tohumlar, tam tahıllı ürünler ve koyu yapraklı yeşil sebzeler günlük beslenme programında mutlaka olması ve tüketilmesi gereken besinlerdendir. Ayrıca yemeklerin hemen ardından içilen çayın demir emilimini en aza indirdiğini unutmamalı ve yemek yedikten en az bir saat sonra açık çay tüketilmelidir.
Vegan ve vejeteryan beslenmenin farklı çeşitleri olsa da genel anlamda et tavuk ve balığın tüketilmemesi esastır. Veganların ve vejeteryan beslenenlerin beslenme düzenleri sağlıklı olarak nitelendiriliyor olsa da uzun vadede değerlendirildiğinde bazı sıkntılar yaşanabilmektedir. Bu konuya daha önce paylaştığımız vegan beslenme başlıklı makalemizde değinmiştik.
Et ve et ürünlerinin tüketilmemesi ile yüksek kolesterol sıkıntısı ortadan kalkmaktadır. Bunun nedeni ise kolsterol yalnızca hayvansal kaynaklı gıdalarda bulunmaktadır. Aynı zamanda yüksek kan basıncı kalp sağlığı açısından da tehdit oluşturmaktadır. Vegan ve vejeteryanlar düşük oranda sodyum aldıkları için düşük kan basıncına sahip olurlar ve kalp hastalıklarına yakalanma riskleri düşük olmaktadır.
Şeker hastalığı oranı dünya genelinde oldukça yüksek olsa da vejeteryanların ve veganların şeker hastalığına yakalanma riski oldukça düşüktür. Bunun nedeni ise vegan ve vejeteryan beslenmenin temelinde kompleks karbonhidrat tüketimi ve bol miktarda posa alımının yer almasıdır. Posa kan şekerinin dengede olmasında en önemli etkendir. Aynı zamanda et tüketiminin fazla olması bazı kanser türleri için tetikleyici bir sebeptir. Vejeteryan beslenenlerin göğüs ve kolon kanserine yakalanma riski et tüketen bireylere göre daha düşük orandadır.
Protein beslenme kurallarında en önemli besindir. Özellikle kas yapımında ve doku onarımında görevlidir. Protein ağırlıklı olarak hayvansal kaynaklı gıdalarda bulunmaktadır. En kaliteli protein yumurta ve kırmızı ette bulunmaktadır. Vegan ve vejeteryan beslenmenin en kötü yanı ise beslenme de proteinin eksik alınmasıdır. Çünkü vejeteryanlar et ve her türlü hayvansal kaynaklı besin tüketmemektedir. Bu durumda alınabilecek en etkili yöntem et ve et ürünlerine en yakın oranda proteine sahip olan kuru baklagiller, peynir ve yoğurt tüketilmesidir.
*Yorumlara cevap verebilmek için hesabınızın olması gerekmektedir. Buraya tıklayarak hesap oluşturabilirsiniz.