Günlük yaşantımızın en tehlikeli hastalıklarından biridir stres. Ayrıca doktorlar tarafından da çağın hastalığı olarak tanımlanmaktadır. Stresin kaynağı ise iş yaşantısında ve aile içinde yaşanan sıkıntılar, asosyal yaşantı, kalabalık arasına karışamayan ve insanlardan kendini soyutlamaktır. Stres ve Kilo Alımı her bir bireyin önce ruhsal sonra fiziksel sonra diyeti yarıda kesmesiyle yada sekteye uğratmasıya tekrardan ruhsal zararlara neden olabilecek olaylara önceden tedbir amaçlı oluşturduğumuz bir yazıdır.
Eğer diyet sürecindeyseniz, uyguladığınız diyet programını da da etkileyebilecek bir durumdur stres ve stresli bir bireyin hayatında, uyku ve beslenme düzeni de olması gerektiği gibi değildir. Düzensiz seyreden uyku ve beslenme düzeni ise bir çok rahatsızlık ile birlikte kilo alımını da tetikleyen oldukça önemli bir faktördür. Stresli bir birey eğer bir diyet programı uyguluyor ise, bu programdan ve sağlıklı beslenmekten vazgeçmesine sebep olabilir. Stresi hastalık olarak kabul etmek, başa çıkabilmek açısından faydalı bir adım olacaktır.
Stresle başa çıkmanın birçok farklı yolu vardır. Bunların başında ise tükettiğiniz yiyecek ve içecekler gelmektedir. Her fırsatta sebze ve meyvelerin mevsiminde ve taze olarak tüketilmesi gerektiğinden bahsediyoruz. Taze, mevsiminde tüketilen sebze ve meyvelerden alacağınız vitamin ve mineraller yaşadığınız gün içinde mutluluk hormonu salgılayarak kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır. Ayrıca bu olaylara bakış açınızı da değitirerek daha olumlu olmanızı da sağlar.
Stres hakkında bilgilenmeniz ve stresi yönetmeniz uyguladığınız diyet programını da daha iyi yönetmenizi sağlayacaktır. Sağlıklı beslenmek ise hayatınızdaki stresi azaltmanıza yardımcı olacaktır. Stresi yenmek için beslenme alışkanlığınızı ve hayat tarzınızı gözden geçirmeli hatta gerekiyorsa değiştirmelisiniz. Birçok doktor, sağlıklı beslenme ve diyet uzmanları da yaşam tarzınızı değiştirerek stresle baş edebileceğinizi işaret ederek psikolojik bunalım ve buna bağlı oluşabilecek travmalardan kendinizi koruyabileceğinizi söylemektedir.
Uzmanlar stresin kilo alımının yanı sıra kan basıncının artması, kas gerilemesi ve uzun dönemlerde ise migren, baş dönmesi, yüksek tansiyon, kalp rahatsızlıkları gibi hastalıklara da sebep olabildiğiniz söylemektedir. Duygusal etkileri arasında ise, kızgınlık, hayal kırıklığı, endişeli hissetmek, karamsarlık ve aşırı öfke olduğu belirtilmektedir. Stresin tetikleyici sebepleri arasında ise az uyumak ve aşırı alkol tüketimi gösterilmektedir.
Özellikle kadınların yaşadığı aşırı stres sonucunda kalça bölgelerinde aşırı yağlanmaların oluşması ve bu yağların gün geçtikçe daha da büyümesi sonucunda bireyler zor durumda kalabiliyorlar. Eğer stresle baş edemeyeceğinizi hissediyor ya da aldığınız önlemler sonucunda da stresten kurtulamıyorsanız bu durumda profesyonel bir yardım almanız mutlak bir sonuçtur. Aldığınız profesyonel yardım neticesinde bu süreci daha kolay atlatmanız olasıdır. Bu durumda stresin sonuçları olarak gösterilen kilo alımı içinde yardım almanız gerekebilir. Doktorunuz ya da danıştığınız beslenme uzmanı yaşam şartlarınıza ve iş koşullarınıza uygun bir diyet programı oluşturacak ve yine tedavi sürecinde sizi destekleyecektir.
Unutulmaması gereken bir nokta stresten tamamen kurtulmanızın imkansız olduğudur. Ancak danıştığınız uzmanların yardımı ile kontrol altına almanız elbette ki mümkündür. Stresle başa çıkabilmeniz için diğer bir savaş yöntemi ise spor yapmaktır. Bu nedenle size spor ve egzersiz dolu bir yaşam tarzını şiddetle tavsiye etmekteyiz. Daha önceki yazılarımızda da değindiğimiz gibi spor sizi stres dahil bir çok hastalıktan koruyacaktır. Bir an önce spora başlamalısınız. Eğer spor yapmak için vaktinizin olmadığından şikayetçi iseniz haftada en az üç gün yapacağınız en az 30 dakikalık tempolu yürüyüşler bile sizin için faydalı olabilir. Spor üzerinizdeki negatif enerjiyi ve gerilimi alarak hayata ve yaşamınıza daha pozitif bakmanızı ve kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır.
Eğer spor yapmak için zaman bulamadığınızdan şikayetçiyseniz bu noktada size küçük bir önerimiz olacak. İhtiyacınız olan tek şey 30 dakikalık bir zaman yaratmanız. Eve döndükten sonra kendinizi çok yorgun hissediyor ve dışarıya yürüyüş için çıkmaya üşeniyorsanız kendi aracınızla işe gidip geliyorsanız aracınızı eve gelmeden önce park ederek 15 dakika uzaklaşabilir ve akabinde geri dönüşünüzle 30 dakikalık zaman dilimini doldurabilirsiniz. Toplu taşıma araçlarını kullanıyorsanız da 2-3 durak öncesinde inerek oluşan mesafede eve yürüyebilir ve günlük yürüyüşünüzü böylelikle tamamlayabilirsiniz.
*Yorumlara cevap verebilmek için hesabınızın olması gerekmektedir. Buraya tıklayarak hesap oluşturabilirsiniz.